Bir çocukluk anısı 

Gönül Ayyıldız

Updated on:

Lisede ilk senemde bir Kuran hocasının namını duymuştum. Üst dönemler sürekli “artık emekli olsun” diye dua ediyordu. Bir gün boş dersimize gelince herkesin ne demek istediğini anladım. Ve o günden sonra ben de tüm okulla emeklilik duasına başladım. Ama malesef, son sene bir dönemcik de olsa öğretmen masamızı şereflendiriverdi. Hayli ilerlemiş yaşına rağmen çoğumuza taş çıkaracak bir enerjisi vardı. Tabi yılların öğretmeni olmasının etkisiyle ekstra titiz, ekstra dikkatli ve tüm haytalıklara karşı fazlasıyla donanımlıydı. İsterse en arka sıradaki fısıltıyı duyar, istemezse önünde bağırsanız duymazdı. Tüm öğrencilerine aynı espiriyi yapar, tüm sene “Aferin çok güzel okudun” deyip,dönem sonunda karneye 50’yi çakardı. Tüm bunlara rağmen kısa boyu, beyaz saçları, minyon hatları ile öyle nurluydu ki kimse ona kızamazdı. Yinede karnemdeki tek 50’nin mimarı olması hasebiyle bizim aramızda bir soğukluk vardı. Yıllar oldu görmüyordum, taa ki bu sabaha kadar. Etraftakilere kağıt gösterip bir şeyler sorduğunu gördüm uzaktan. Sonra bir gençten tarif alıp yola koyuldu. Arkasından onu izlerken farkettim,iyice yaşlanmıştı. Yanını gidip söylesem, ben götüreyim sizi desem, incinirdi. Garip bir karakteri vardı. Çok yumuşak ama çok sert. Çok gururlu ama çok da uysal. Çok değil, altı yedi yıl önce tüm Kaihl’yi hizaya getiren öğretmenimi, karşımda bu hale sokmak istemedim. Bilmiyorum neden, istemedim. Çekindim. Karşımda ne hissedeceğini bilemedim. Arkasından gittim. Birine daha sormaya yeltense de, gitsem yabancı gibi yardım etsem dedim. Sormadı. Poliklinik binasına kadar gittik arka arkaya. Uzaktan uzağa onu izlerken, aslında vaktiyle soğukluk sandığım şeyin çocukluk olduğunu anladım. Çünkü öğretmenlik hakikaten bambaşka bir şeydi. Şimdi öğrenci olanlar beni anlamayacaklar, ki haklılar. Çünkü bende 25 yaşımda, mezun olduktan tam 7 yıl sonra, öğretmenimi karşımda yaşlanmış ve insanlardan yardım isterken bulunca, yanına koşmak, hocam nasılsınız diye sormak ve hasret gidermek isteyip ama mahçup etmemek için uzaktan uzağa gözlerimle sevmek zorunda kalınca anladım. Zordu, zordu ama güzel bir ders oldu. Bin nasihata bedel oldu. 

Yorum yapın